18 Kasım 2010 Perşembe

Bayram Sendromu - 03

Bayramın Şiiri: Şiir Aşkına

Yelda Karataş’ın hazırladığı ve sunduğu, Akın Vardar’ın gitarı ve şarkıları ile yer aldığı ve geçtiğimiz hafta benim de konuk olduğum ‘’Şiir Aşkına’’ etkinliği de bayram tatiline çıkmıyor ve kaldığı yerden devam ediyor. Bu haftanın konuğu şair - yazar Cezmi Ersöz. Beyoğlu’nda Rumeli Han’ın içinde yer alan Nar-ı Mekan’da 21:30 itibari ile gerçekleşecek etkinliği şiir sevenler özellikle kaçırmamalı.

Bayramın Ekranı: Kimler Geldi Kimler Geçti
Eski heyecanı var mıdır yok mudur tartışmaya bile gerek yoktur. TRT’nin bayram olsun gerek yılbaşı özel programlarına hiç kimse laf söyleyemezdi. Ailece TV karşısına geçilirdi ve saatlerce keyfi sürdürülürdü. Şimdilerde diziler ya da TV’de ilk kez filmler dışında pek bir hareket yok ya da var mı bilmiyorum ama ilk gününün sabahı TV’de ‘’Ah Nerede’’yi seyrettim belki bir yerlerde de ‘’Gırgıriye’’ serisi yayınlanmaktadır, ayrı heyecanlar. Velhasıl iki gündür CNN Türk ekranlarında (20:00 - 22:00) Naim Dilmener ve Nefise Karatay’ın sunduğu ‘’Kimler Geldi Kimler Geçti’’ isimli bir özel program var. İlk gün 60’lı ikinci gün 70’li yılları konuk eden programda bu gece 80’li yıllar (Fuat Güner, Özdemir Erdoğan, Yeliz, Emel) yarın gece de 90’lı yıllar (Soner Arıca, Burak Kut, Deniz Arcak, Aşkın Nur Yengi) solunacak. Keyifle izliyorum, dinliyorum ve tavsiye ediyorum.

Bayramın Özlemi: Bulutsuzluk Özlemi - Cezaevinde Bayram Görüşmesi

Gazetelerde bu sabah bir fotoğraf var / Cezaevinde bayram görüşmesi / Analar, babalar, çocuklar sarmaş dolaş / Gülerken ağlayan bir yüz, bir sevgili ya da bir eş / Elinde bir tutam çiçek tutan küçük kız...

Nasıl güzel bir şarkıdır öyle değil mi, her bayram birileri için gözyaşıdır da biraz.


Yıl olarak hatırlamıyorum ama yazlardan birinde Ereğli günlerinin en renkli zamanlarındayız. Bir klip çekmek için Kader gelmiş evimizin karşısına. Kader o zaman iyi kötü kendine göre bir dinleyici yaratmış bir genç kız. Hani ekipçe gidip kendisine misafirperverliğimizi de göstermekte gecikmedik. Mesela bu şarkının klibini bulamıyorum şu an halbuki tanıdık yüzlerimiz var orada, çıkar bir gün karşıma.


Bayramın Konseri: Özgür Akkuş

Geçtiğimiz aylarda ilk albümü ‘’Özgürüm’’ü yayınlayan ve yine kendisi ile bir söyleşi de gerçekleştirdiğim Özgür Akkuş sahnede nice zamandır dinlemek istediğim isimlerden. Bu akşam kaçabilir miyim bilemiyorum ama 22:30 gibi Salsanat’a yolunuzu düşürün ve kendisini canlı canlı dinlemenin tadını çıkartın diyebilirim gönül rahatlığı ile.

Ayrıca Güvenç Dağüstün - Jazzy Lounge, Alp Ersönmez Quartet - Alt., Karapaks - Beyoğlu Hayal Kahvesi, Multitap – Babylon günün diğer alternatifleri.
Bayramın Filmi: Cairo Time - Kahire Zamanı

Eşini görmek ve biraz da olsa kafa dinlemek için Mısır’a gelen Juliette burada beklemediği bir durumla karşılaşacaktır. Çünkü eşi işlerini bırakamamıştır ve bir süre kendisine eşlik edemeyecektir. Bu süre içinde eşinin yakın dostlarından biri olan Tareq ile bağlantı içinde olacaktır ve aralarında günden güne bir yakınlaşma başlacaktır. 2009 yapımı film konusu ile klasik gibi görünse de bu filmi eşsiz güzellikleri ile bütünleyen bir Mısır var. Evet bu bayram tatile gidemedim demedim :) Velhasıl iki oyuncu göze çarpmakta zaten ki Meryl Streep biraz Cate Blanchet karışımı gibi duran Patricia Clarkson ve Alexander Siddig kendileri. Mısır’a giden olursa bana oranın erkeklerinin yerel giysisi olan galabia’dan getirebilir mi acaba :)

Bayramın Dizisi: The Event

İlk defa bir dizinin bir sezonunu bu kadar hızlı bitireceğim sanırım. ‘’24’’ten bahsediyorum ki ben böylesi bir şahanelikten nasıl uzak kalmışım ayrı, daha nasılsa onu yazarım da bu süre içinde kulağıma bir dizi fısıldandı ki dün de isminden bahsettim, bugün altını çizeceğimi söyledim: The Event. Dizi için biraz ‘’Lost’’ biraz ‘’Flashforward’’ biraz da ‘’24’’ diyorlar ki doğru izleri izlediğim ilk üç bölümünde bizzat mevcut. Yayınlanan ilk iki bölümü ile beklenenin üstünde reyting alarak bu senenin iddialı dizilerinden biri olduğunu gösteren dizi flashbackleri ile biraz yoruyor daha doğrusu kafa karıştırıyor ama eninde sonunda sizi yakalıyor kaldı ki önceki dizilerden tecrübe edindik :) Sean evlenmek üzere olduğu kız arkadaşının aniden ortadan kaybolması ile peşine düşüyor ama bir anda kendini bir garip olaylar zinciri içinde buluyor. Oyuncu kadrosu ile de dikkatleri çekeceğe benzeyen dizi şimdiden ikinci anlaşmasını yaptı ve 8 bölüm olarak atılan imza uzatıldı.

Sendrom bayramın dördüncü günü de devam edecek :) …

Hiç yorum yok: